7 Ağustos 2012 Salı

Coğrafyanın Her Alandaki Etkinliği

Zamanın hızla akıp gittiği şu dönemde coğrafyaya merak salmıştı küçük kız. Henüz okumayı yazmayı yeni sökmesine rağmen coğrafyaya olan ilgisi tüm benliğini sarmıştı. Ki bunun sebebi küçük yaşta başına gelen o sel felaketi sonucu ailesini kaybetmesiydi. Bunun sebebini coğrafya olarak görüyordu. Burada yaşayan küçük kızın tespitleri doğruydu sel, deprem, çığ gibi doğal afetleri de coğrafya içine alıyordu. Son zamanlarda yaşanan ve üst üste gelen felaketleri araştırmak ta coğrafyanın görevidir. Hayatımızın tamamını araştıran inceleyen çözen ve insanlığa bildiren bilim coğrafyadır. Herkes bunu kabullenmelidir ki insanoğlu yaşadığı parçadan başına gelen felaketlere kadar coğrafyanın içindedir.   Bana öyle geliyor ki insanlık tembel olmasa ve kendi coğrafyasını dünyasını hatta evreni yeterince araştırma inceleme arayışına girse istediği başarıya ulaşabilir. Eğer insanoğlunun yok olmasını istemiyorsak ve coğrafya parçamızda sağlıklı bir şekilde yaşamak istiyorsak bunun için emek lazım. Zahmetsiz rahmet olmaz. En basiti yolda yürürken yere tüküren bir birey bile şunu bilmeli ki o tükürüğüyle kendi sonunu getiriyor. Yaşadığı coğrafyaya zarar vermek nasıl insanın aklına, kalbine zarar vermiyor bilmiyorum ama bedenine ve ruhuna zarar vereceği kaçınılmaz. Bilinmelidir ki insan hayatta en çok kendine zarar veren varlıktır. Çevremizin kirliğine ve coğrafyamızın negatif yanına bakarak kendi sonumuzu rahatça görebiliriz. Bu yalnızca insanın kendi kendine verdiği bir zarardan başka bir şey değildir. Bilgiden yoksun insanlar eğitilmedikçe ülkemizin yaşadığı coğrafya yok olmaya mahkumdur. İnsanlar coğrafyamız ve onu nasıl korumamız gerektiği konusunda daha da bilinçlendirilirse güzel bir gelecek nesilden nesle şüphesiz aktarılmış olacaktır. Her birey doğduğu coğrafya da iradesini kullanmaya başlayıncaya kadar belki de iradesi olsa dahi aynı coğrafya parçasında yaşamak zorunda olduğu kaçınılmazdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder